6 Şubat depremlerinde ve sonrasındaki günlerde olayların yakın tanıkları olan yerel gazeteciler, IPS İletişim Vakfı/Bianet ve Almanya Başkonsolosluğu’nun işbirliği ile gerçekleştirilen; “Haklar için habercilik, Gazeteciler için özgürlük” projesi kapsamında Hatay ilinde düzenlenen atölye çalışmasında buluştu.
6 Şubat depremlerinde ve sonrasındaki günlerde olayların yakın tanıkları olan yerel gazeteciler, IPS İletişim Vakfı/Bianet ve Almanya Başkonsolosluğu’nun işbirliği ile gerçekleştirilen; “Haklar için habercilik, Gazeteciler için özgürlük” projesi kapsamında Hatay ilinde düzenlenen atölye çalışmasında buluştu.
Hatay’ın Defne ilçesindeki bir otelde düzenlenen atölye çalışmasına, Hatay, Osmaniye, Mersin, Gaziantep, Adana, Adıyaman ve Erzurum’dan 15 gazeteci katılım gösterdi.
Atölye çalışmalarında, deprem sırasında ve sonraki günlerde gazetecilerin hakları, ifade özgürlüğü, karşılaştıkları sorunlar ve hala devam eden gazetecilerin “Haber alabilmeleri” sırasında yaşanan sorunlarla ilgili katılımcılar yaşadıkları olayları dile getirdi.
Hatay ilindeki atölye çalışmasına Osmaniye’den medyagazete.com ve Yeni Bakış Gazetesi adına Mustafa Bardak katıldı. Atölye çalışmalarına katılan; Hediye Eroğlu (Haberci Gazetesi), Murat Serdar Yıldız (TV A), Kenan Özgür Sevimli (Serbest), Abir Naeseh Bilgin (Serbest), Burcu Özkaya Günaydın (Serbest), Serpil Korkmaz (Eko Gündem), Akın Bodur (SES Gazeteci), Sadet Berkyürek (SES Gazetesi), Gülnaz Gök (Gazetecilik öğrencisi), Ömer Karakuş (Adıyaman’da haber), Ali Küçük (Gazetecilik öğrencisi), Duygu Ertaş (Antakya Toplumcu Halk Gazetesi), Cemil Sarıtaş (SHA) ve Su Hjeon Cho (Oxford)’da program kapsamında deprem sırasında ve sonrasında yaşanan sorunları dile getirdiler.
Programda, Avukat Deniz Yazgan Şenay, deprem sonrası bölgede gazetecilerin hukuki sorunları, Gazeteci Hikmet Adal ise ifade özgürlüğü ihlalleri ile ilgili sunum yaptı. Avukat Deniz Yazgan Şenay, Gazeteciliğin anayasal köklerini ‘yayma özgürlüğü’ kavramı üzerinde vurgu yaparken; “Gazetecilik suç değildir” söyleminin, bir eylemin hem hak, hem suç olamayacağı ilkesi üzerinden okunması gerektiği söyledi.
İKİNCİ OTURUM
Atölye çalışmalarının öğleden sonraki bölümünde ise, bianet ifade özgürlüğü editörü Hikmet Adal “İfade özgürlüğü ihlalleri ve ihlallerin haberleştirilmesi” başlıklı bir sunum yaptı.
Deprem ihlallerinin, 6 Şubat’ta ilk olarak 10 saat süreyle uygulanan internet kesintisiyle başladığını, ardından Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin’in “Moral bozucu yayın yapmak kimsenin haddi değildir” ve İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un haberlerin şikayet edilmesini istediği Dezenformasyon Bildirim Servisi’yle devam ettiğini söyledi.
BİA Medya Gözlem Raporları’ndan örnekler veren Adal, gazetecilerin deprem bölgesinde habercilik yaptıkları için soruşturma ve davalar açıldığını, gözaltına alınan haberciler olduğunu söyledi.
Deprem bölgesinde gazetecilerin en çok halkı kin ve düşmanlığa tahrik, dezenformasyon ve cumhurbaşkanına hakaretle suçlandığından bahsetti.
Türkiye’nin Sınır Tanımayan Gazeteciler’in Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 2023’te dünyadaki en kötü 15. ülke konumunda olduğunu, 180 ülke arasından 165. sırada yer aldığını vurguladı.
ATÖLYE ÇALIŞMASINDA SORUNLAR DİNLENDİ
Deprem bölgesindeki yerel gazetecilerin bir araya geldiği buluşma sonunda, katılımcılar sorunlarını dile getirdi.
Gazeteciler, haber yaparken veriye ulaşmada zorlandıklarını, resmi kurum ve yetkililere sordukları soruların yanıtsız kaldığını, kurumların bazı gazetecileri kayırdığını, polisler tarafından engellendiklerini, zaman zaman şiddet gördüklerini, Basın İlan Kurumu’nun (BİK) destek verdiğini ancak yardımlar depremden zarar görenler ile görmeyenler arasında adaletsizlik yaşandığını, ekonomik olarak zorda olduklarını, mücbir sebebin kalkması halinde birçok gazetenin kapanacağını, bölgelerinde bazı günlük gazetelerin birleştiğini, haftalık gazetelerin çoğunun kapandığını, ‘tasarruf tedbirleri” nedeniyle Belediyelerin abone olmadıklarını, Valiliklerin ise yerel basının sorunlarına duyarsız kaldığını, ulusal basını besleyen yerel basının zor durumda olduğunu dile getirdiler.
Proje kapsamında düzenlenen atölye çalışma sonuç raporunun hazırlanmasının ardından, bir diğer toplantının deprem bölgesi olan Malatya ilinde, sonrasında ise Adıyaman ilinde gerçekleştirileceği belirtildi.
Yorum Yazın