Geleneklerimiz Orta Asya Türk gelenekleri ve dini kurallarla bütünleşerek günümüze kadar gelmiştir. Toplum ve aile yapısına uygun şekilde ve dini kurallarla birlikte toplum içinde nasıl davranılması gerektiğini çocukluğumuzdan beri yaşamaktayız.
Bundan yola çıkarak şunu demek istiyorum. Bazı yörelerimizdeki gelenekler, dine dayandırılarak sanki yasalmış gibi uygulanmaktadır.
Özellikle kız çocuklarımız için burada çok önemli bir konuya değinmek istiyorum. Kız çocuklarımız küçük yaşlarda farzmış gibi, rızası olmadan maalesef ki evlendirilmeye zorlanıyorlar.
Halbuki İslam'da böyle bir muamelenin yeri yoktur. Kızın rızası alınmadan evlendirilmesi, caiz değildir.
Tabii ki kızın rızası olsa bile; kızın ailesinin damat tarafını araştırması, en büyük hakkıdır. Peygamber efendimiz bile ( aleyhisselatu vesselam ) eşiyle evlenmeden önce bazı araştırmalar sonucu evlenmiştir.
Ama geleneğimizde bunun tam tersi bir tutum sergileniyor ve bu meşrulaştırılmaya çalışılıyor. Dinimiz toplumda kız çocuklarının her zaman mağduriyetini korumaktan yanadır.
Ancak zamanla dini kuralların yerini resmi kurallar yer aldığı için , kız çocuklarının hakkının korunması resmi kanaldan yürütülmektedir.
Geçenlerde bir olay dikkatimi çekti. Bir bakıyorum 6 yaşında kız çocuğu evlendirilmiş deniliyor, diğer yandan
" Hayır bunun bir kesin hükmü yok, kız evlendiğinde 17 yaşındaydı deniliyor. "
Ama bu zamana kadar bu konularla ilgili çok çeşitli çarpık olaylar duydum. Kızı evlat ediniyormuş gibi evlendireni mi dersin, yaşı küçük olsa bile sırf kendine hizmetçilik yapanı mı dersin, berdel usuluyle evlendireni mi dersin...
Daha birçok olaylar süregelmiştir. Ama hep kızlarımızı ikinci planda gören zihniyet oldukça, toplumumuz pek rehabilite olamaz.
" Kız okursa başımıza bela olur " diyen zihniyete söylüyorum yarın bir gün eşinizi doğum vakti geldiği zaman, kadın doktor arayışı içine girerken ne yapacaksınız ? O zaman bu soruma cevap verin .
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk toplumda kadına önem vererek bazı haklar getirmiştir. Seçme seçilme hakkı, Millet mekteplerinde öğretmenlik hakkı...
ve daha birçok alanda kadınlarımızı istihdam etmiştir. Ama buna karşın günümüzde kadınımızı hor gören, kadınımızı ikinci plana atan zihniyetler maalesef ki mevcut
Toplumumuzda bu kanayan yaramıza bazı uygulamalar getirilse de, henüz tam olarak bir çözüm bulunamamıştır. Üzülerek. söylüyorum ki bazı olaylar cinayetle sonuçlanmış, töre cinayeti adı altında çoğu kızlarımız hayatlarını kaybetmiştir.
Öncelikle bu kör zihniyetten kurtulmalı, kadınlarımıza sahip çıkmalıyız. Unutmayınız ki değer verdiğiniz ANNEMİZ bir kadındır.
Yorum Yazın