Halk arasında medya çalışanları değişik yakıştırmalarla suçlanırken, bir anlamda “yargısız infaz” yaptıklarının farkına varıp varmadıklarını da anımsatmak istedim.
Medya çalışanlarının bu günlere gelmesinde kim veya kimlerin etkisinin olduğunu düşünebiliyor musunuz!?
Yerel de veya Merkezi yönetimdeki siyasi iktidarların “yanında” veya “karşısında” olduğunu söylenen medya çalışanlarını iki ayrı gruba ayıranların kimler ve ne amaçla yapılmasının başarıldığını düşünebiliyor musunuz!?
Diyelim ki, benim meslektaşlarım suçludur!.. Peki, STK yöneticileri ile duyarsız vatandaşların yaşanan olumsuzluklara karşı tepki vermemelerinde suçluyu aramamız gerekmez mi!?
Seçim süreçlerinde seçmen vatandaşların, evlerine gelen “bir doyumluk paket” karşılığında sandıktaki oy tercihinin değişmesi olaylarına yıllardır tanık olanlar; Medya çalışanları…
Medya çalışanları arasında, ayrım yaparak destek verenler; seçim sürecindeki Adaylar…
Sorunlarını sorduğumuzda, ismini vermek istemeyen veya fotoğraf çektirmek istemeyen vatandaşlarımız.
Karşılaştıklarımızda; yaşantılarından dert yandıkları halde, işi habere dönüştürmek istediğimizde, “Kamu kurumlarında evlatlarının çalıştığını, yardım aldıklarını veya buna benzer” bahanelerle sözleri “İnkar” edenler…
Bırakın sade vatandaşı, meslektaşımın sözlerine en küçük ekleme yapmadan yazdığım halde yayınlamış olduğum haber sonunda; “Vali beye ayıp!” olacağını söyleyerek, haber ve fotoğrafını sildirme olayını yaşadım.
Medya çalışanının bile söylemiş oldukları, yayınlanması sonunda “inkar edercesine- sildirilmesi için” telefon trafiği yaşanıyorsa eğer, böylesi olaylar karşısında her birey kendisini sorgulaması gerekmez mi!?
Geçtiğimiz haftalarda, depremzede esnafın “konteynır çarşısı”na ziyarette bulundum. Depremzede esnaf için ayrılan alan, güzel şekilde dizayn edilmişti. Sokaklara bölünmüş ,dinlenmek için oturma yerleri bile ayrılmıştı. Alış-veriş olayına gelince, vatandaşları gerektiği gibi göremediğim gibi, çok sayıda esnaf ta işyerini açmamıştı.
Açık olan birkaç esnafla görüştüğümde, dert yandılar. Vali beyin açılış yapması halinde kent halkının bilgisi olabileceğini söylediler. İsim istedim, vermediler. Fotoğrafa çıkmak istemediler…
Bu korku veya kaygılarının ne olduğunu merak ederek, konuşmayanlara saygı duydum.
Kentteki “Konteynır çarşı”nın fotoğraflarını çekerek, Vali beyin bu çarşının açılışının yapmasını beklediklerini vurgulayarak haberini yaptım.
Bu çarşıda toplamda 104 esnaf bulunduğunu öğrendi. Sosyal medya hesabıma bakıyorum, beğeni sayısı: 8, yorum sayısının ise 2 kişiden oluştuğunu görebiliyorum.
Hakkımda açılan bir dava için, bu güne kadar; “Ücretsiz TEK Avukat” davama girmezken, yapmış olduğum “Hak haberciliği” olaylarında, “Cezalar” alırken, halimizi sormayanların bugün kalkıp ta, “Medya” için eleştiri yapmaya ne ölçüde haklarının olduğunu sormak isterim!?...
Önümüzdeki süreçte, yerel seçimler yapılacak. Her vatandaş, her meslekte çalışanların birbirlerini sorgulaması, yaşadıkları kentin ivedi sorunlarının çözümlenip çözümlenmediği önem taşımaktadır.
Siyasi parti kaydınız veya görüşünüz yerine, yaşadığınız kenti düşünerek tercihlerinizi yaptığınız zaman, seçim sonrasında medya çalışanlarına dert yanmayacağınızı anımsatmak isterim.
Yorum Yazın