Rakipleri ile tartışmaya girmeden, yönetimlere aday olan insanlar halkın gözünde farklı şekilde değerlendirilir.
Osmaniye merkezde Belediye Başkan Adaylığı için biri bağımsız olmak üzere siyasi partilerden aday patlaması yaşanıyor.
Elimdeki bilgilere göre, Osmaniye merkezde Belediye Başkanlığı için; MHP, CHP, İYİ Parti, SP., DEM Parti, MP., Deva P., DP., Zafer P.,BTP., Hüdapar adaylarını gösterirken, Bağımsız Aday ile birlikte bu sayı 12 ayrı isimden oluşuyor.
YRP’de başvurunun saati kaçırılmamış olsaydı aday sayısı 13 olarak bilinecekti.
Geriye dönüyorum, 31 Mart 2019 yerel seçimlerindeki adayların sayılarına bakıyorum.
İkisi Bağımsız olmak üzere siyasi partilerden aday gösterilen sayının 8 kişi olduğu kayıtlarda görünüyor.
Yani, geçtiğimiz 5 yıl öncesinde Osmaniye Belediye Başkanlığı için 10 aday seçimlere katılırken, aradan geçen 5 yılın ardından aday sayısının 13’e çıktığını görmekteyiz.
Adayların partilerinin ismi veya liderlerinin ismi ile değil, projeleri ile seçmenin karşısına çıkabilmeleri bence değer taşımaktadır.
Belediye Başkanının ismi, Belediye veya İl Genel Meclis üyelerindeki adayların ismi değil de; yönetime geldiklerinde aday oldukları kente ne gibi hizmetler verebilecekleri projeleri kamuoyu ile paylaşmaları önem taşımaktadır.
Binadan binaya, direkten direğe fotoğraflı afişleri asmak, liderleri veya Başkan adayları birlikte fotoğraflarını yanyana koyarak büyük afişlerle kenti donatmak hüner olmamalı…
Ramazan ayındayız. Bu kent 6 şubat depremi yaşamış insanların acıları ile yaşamaya çalışıyor.
Bu aya özgü; fitresi ve zekatının olduğunu sanırım anımsatmaya gerek olmadığını düşünüyorum.
Bir reklam afişinin, araba giydirmenin maliyeti kadar kentteki bir yoksulun Ramazan ayındaki gıda gereksinimlerini karşılamanızın daha insancıl olacağını anımsatmak istiyorum.
Bir reklamcıya sordum, adayların fotoğraflı afiş fiyatlarının 2 bin liradan başladığını öğrendim.
Bir aday; 10 adet afiş yaptırmış olsa bir emekli maaşı kadar para ödemiş olması gerekiyor.
Ülkeyi yönetenlerin en tepesindekiler ne diyordu; “Emeklilerin maaşlarını artırmaya kalksak, bütçeyi zorlamış oluruz!” Bu da demek oluyor ki, devletin hazinesinde “para sıkıntısı yaşanıyor!”
Bir kenti yönetmeye aday olabilmek, sadece siyasi partinin gücü ile değil, o kentte yaşayan halkın huzurlu ve sağlıklı yaşayabilmesini sağlayabilecek projeleri hayata geçirmekle olur.
Halkımızın da bu olayı iyi bilip veya öğrenerek tercihini yapması ile yaşanabilir bir kent oluşabileceğine inanması önem taşır.
Hangi aday, hangi önemli projeleri yapmaya “Söz v eriyor!?”, hangi aday Liderinin arkasına sığınarak oy istiyor, hangi aday hangi sözleri söyleyerek seçmen karşısına çıkma cesaretini gösteriyor!?
Tüm bunları düşünerek seçmenin sandık başına gitmesive tercihini yapması önem taşımaktadır.
Yorum Yazın