Bir yıl olmasına 5 günlük sürenin kaldığını anımsadığımda, 31 Mart yerel seçimlerinde, deprem bölgesindeki illerden Belediye Başkan adayı olanların çalışmalarını da gözlemliyorum.
6 Şubat’ta meydana gelen ve 11 ili etkileyen yıkıcı ve can alıcı deprem bölgelerinde seçim çalışmalarında adayların sözlerini okumaya çalışıyorum.
Bu çalışmalar kapsamında, aday oldukları kentlerin enkazı ve yeniden imarı ile ilgili projelerini anlatabilen adaylar olup olmadığını görmeye çalışıyorum.
Deprem bölgelerinden aday olan adayların bazı sözlerine göz atıyorum. “Hizmet için adayım”, “Şehrine sahip çık, nesline sahip çık”, “Ayırmadan, ayrıştırmadan, canla başla…”, “Sahalardayız, kazanacağız”, “…. Gelecek, sorunlar bitecek…” gibi sözlerle seçmenden oy isteniyor.
Seçim çalışmaları ve vatandaşla görüşmeleri sırasında sözleri bu şekilde olan adayların seçildikleri zaman ki yönetim şekillerini de merak ediyorum.
Bazı adaylar ikinci veya üçüncü kez aday olarak seçmen karşısına çıkarken, “Geçmişimiz, geleceğimizin teminatıdır”diye konuşurlardı.
Deprem bölgesinde 6 Şubat sınavından başarısız çıkan Belediye Başkanlarının yeniden aday olmaya ve halkın karşısına çıkma noktasında ne derece haklı olabilecekleri elbette tartışılacaktır.
Bir çok kentimizdeki deprem enkazı temizlenememiş, hasarlı binalar için çözüm getirilmemiş, yollarına gelince çukur ve çamurdan geçilmez halden kurtarılamamış iken ikinci veya üçüncü kez aday olan Başkanların hallerine bakıyorum.
Yolların köstebek yuvası ve çamur deryasından kurtarılamamış bir kentte yeniden aday olabilmek bu kadar kolay olmamalı.
Aynı şekilde Mahalle Muhtarları için de bu sözler geçerli olacaktır. Mahallesinde 20, 25 yıl gibi bir süre Muhtarlık yaptığı halde yeniden aday olanlara ne demeli.
Mahallesi’ndeki çevre temizliğine, yolların köstebek yuvası ve çamur deryası halinden kurtaramayan, Belediye ile ilişkilerini sağlıklı tutamadığı için hizmet alınması noktasında başarı gösteremeyen Muhtarların 20, 25 yılın ardından yeniden aday olabilme cesaretini alkışlamak gerek.
Deprem bölgesindeki seçmen eleştiriyor, tepki gösteriyor. Siyasi düşüncesinin adayının kenti nasıl yönetip yöneteceğine gerektiği gibi bakmadan, partisinin ileri gelenlerinin sözlerine göre tercihini yapıyor.
“Parti mi, aday mı? Parti mi, partili aday mı?” Diye düşünme zahmetinde bulunanların sayıları yeterli sayıda olmadığı için, yeteneği veya başarılı olup olamayacağına bakmadan sandığa gidip tercih edenlerin sayesinde birileri Başkan seçilebiliyor.
Yaşadınız kentte böylesi olaylar ve sonuçlar çıkmıyor mu? Seçildikten birkaç ay sonrasında eleştirmeye başlıyorsunuz.
Seçim günü gelip sandık başına gittiğinizde, partinizin ismi ön plana çıkıyor ve adayı iyi tanımadan basıyorsunuz “evet” mührünü…
Halk arasında birileri eleştirilirken, iyi veya köyü anlamda; “Babası da öyleydi!”derler ya, siyasi partilerin yeniden aday göstermeyip, kişi değiştirdiği yeni adayları da incelerken; “Partisinin önceki Başkanı da böyleydi!”diyebiliyor musunuz!?
Yorum Yazın