Yeni asgari ücret belirlenip açıklanmasının ardından, yeterli olup olmadığı tartışmaları da beraberinde gelmeye başladı.
İşçi temsilcisi olarak toplantılara katılan Türk-İş’in son toplantıya katılmamış olması ayrıca tartışılmaya başlandı.
Asgari ücretin yılın ilk iki ayında açlık sınırının altında kalacağı yönündeki tartışmalar yoğunlaşırken, gündeme farklı görüşler yerleşmeye başladı.
İşçi temsilcilerinin kabul ettiği rakam üzerinde asgari ücret belirlendiği, bu konuda fikir birliği varıldığı gibi sözler ortalıkta dolaşmaya başlandı.
İşçiler kendi aralarında işçi temsilcisi olarak toplantılara katılan Türk İş’e yüklenmeye başlar oldu. Asgari ücret konusunda Türk-İş’in kendileri adına “pazarlıkta” söylenilen davranışlarda bulunup bulunmadığı tartışılmaya başlandı.
İşçi ile sendika arasında kırgınlık olayları yaşanmasına neden olan bu sözlerin ne derece doğru olup olmadığı bilinmez ama, bu sözleri ortaya atan kişi veya kişilerin de sendika temsilcisinin ismini açıklamasını istemeye başlar oldular.
Bir başka tartışma olayı ise, işçi temsilcisi sendika yetkilisinin son toplantıda olması halinde rakamın yüksek olabileceği yönünde oldu. Gerçekten Türk-İş temsilcisi son toplantıya katılmış olsaydı, asgari ücret 8 bin 500 Tl rakamının üzerinde olabilir miydi?
Bu da ayrı bir tartışma olayı olarak ortaya çıkarken, benim anladığım o ki; asgari ücreti yetersiz bulan işçilerin kafaları karıştırılmak suretiyle, sendika ile işçi arasında kopukluklar oluşturulmaya çalışılıyor gibi geliyor bana.
İşçi temsilcisi sendikanın gerçekten işçiden yana dik duruş ve tavır içerisinde olup olmadığına da bakmak gerekiyor. Toplu sözleşme masasında dik duruş, ilkeli hareket ve işçi emeğinden yana tavır koyabilme eylemini Türk-İş bu güne kadar ne derece gerçekleştirebildi?
Geçtiğimiz yıllardaki asgari ücretin belirlenmesi toplantılarını anımsayın ve işçiyi toplantılarda temsil eden sendikanın dik duruşu ve tavrı nasıl olmuştu?
Bu yıl ki tavrı ile geçtiğimiz yıllardaki tutum ve tavırlarını da karşılaştırmak gerekiyor.
Asgari ücretin bugünkü rakamı açıklandıktan sonra, işçi temsilcisi olan sendika ile de fikir birliğine varıldığı yönündeki sözlerin ne denilmeye çalışıldığı bir süre tartışılacak gibi.
Sendika Başkanı sözlerin doğru olmadığını açıkladı ancak, ortaya atılan sözün işçi temsilcisi sendika adına tutarlı dalının olup olmadığı da elbette bir süre daha akılları karıştıracağa benziyor.
Bu günlerde böylesi sözler tartışılırken, emekli maaşları üzerine yapılan tartışmalar unutulmaya mı çalışıyor? Emeklilikte Yaşa takılanların sorununun çözümü yeni yıla kalırken, emekli maaşlarının da açıklanması yeni yıla bırakılmışa benziyor.
Yeni yıl girerken seçim çalışmalarına da hız verilecek, bu arada piyasada bir miktar para döngüsü yaşanmaya başlarken, yeni asgari ücretin yükselişiymiş gibi algılar ortalıkta dolaşmaya başlayacak.
Bu arada enflasyon oranının önümüzdeki yıl sonuna kadar yüzde 20’lere ineceği müjdesi ile şimdilik kendimizi kontrol etmeye çalışarak yaşıyoruz.
Yorum Yazın