Senin veya sizlerin neler söylediği mi önemli, senin veya sizlerin yaşantılarında vatandaşı ne kadar mutlu ettiğin mi önemli!?
Bu ikilemli sözlerin kafalarınızı karıştırdığını algılıyorum. “Algılamak” sözcüğü size garip gelebilir, ama yıllardır bizim ülkemizde seçim öncesinde “Algılar” ön plana çıkarılarak, seçmenlerin kafaları karıştırılıyor!
31 Mart yerel seçimleri için Aday isimlerini süreç içerisinde öğreniyoruz. Siyasi Partilerin isim açıklamalarını yaparken,
seçmenin neyi nasıl okuduğu yönünde bir görüşü veya düşüncesi olup olmadığı olayları medya haberlerinde ne kadar yer alıyor!?
İktidar partisinin “Yüzyılın felaketi” olarak tanımladığı, “6 Şubat depremleri” sonrasında, 11 ilimizden kaç Belediye Başkanı bu olumsuz olayla ilgili yargılandı, Mahkeme karşısına çıktı!?
Deprem sonrasında, Müteahhitler ve Belediye’de yetkili imzaları bulunanlar hakkında soruşturma açılırken,
Belediye Başkanlarının bu olaylarda hiç mi kusuru yoktu!?
Koltukta kalmayı sürdürmek farklı, koltuğun hakkını verebilmek ise daha farklıdır.
İnsanların hakları üzerinden kazanç sağlanırken, onları perişan ederek yaşayanların “yaşantıları ve yaşattıkları” vatandaşlar tarafından sorgulanabilmesi doğallığını kabul etmemiz gerekir.
Bu ülkede: yaklaşık 22 yıllık iktidarın önümüzdeki 31 Mart yerel seçimlerindeki “söz verişleri”ni dinliyoruz.
Ne güzel sözler, ne güzel sözler! diye düşünürken; 22 yıldır başka bir ülkede mi olup olmadıkları akla geliyor!
İktidar Partisi’nin açıkladığı bazı il Belediye Başkan Adaylarının isimlerine baktığımda; iddialı isimler ile ortaya çıktıklarını söylemeleri, kendilerince doğru olabilir.
İktidar Partisi’nin İstanbul Adayı, önemliydi. Kazanıp kazanamayacağına seçmen karar verecek!
Bursa, Ankara, İzmir, Adana, Mersin gibi illerimizde de aynı şekilde İktidar partisi kazanabilme uğruna yetenekli gördüğü adayları açıklamaya başladı, ileri günlerde tüm illerde adaylar netleşecek.
Muhalefete bakıyoruz, iç çekişmeleri ile uğraşıldığını gözlemlemekteyim.
İYİ Parti’nin her ilde aday çıkarmak istemesi, her siyasi partinin olduğu gibi en doğan hakkı olsa gerek.
Bu arada İYİ parti içerisindeki karmaşa ve istifaların ardında neler yatıp yatmadığı da merak ediliyor.
Bu merak; İYİ partiden istifa edenlerin son günlerde Ak Parti saflarına geçmesinden kaynaklanıyor.
31 Mart seçimlerinde seçmenin karşısına çıkacak olan adaylardan merak edilen kaç ismin sandıktan başarılı çıkacağını da göreceğiz.
Seçenler ile seçilmek isteyenler, seçmen ile seçilenler arasındaki farklı olaylar 31 Mart akşamı daha iyi görebileceğiz.
Önümüzdeki seçim sonuçlarında hangi parti bir adım ileriye gider, hangi parti adayları umduklarının gerisinde kalabilir tahminleri gündemde konuşuluyor.
İktidar partisi kendisinden emin olarak çalışmalarını sürdürüyor. Ana muhalefet partisi içerisinde yaşanan bazı olumsuzluklar,
aynı şekilde İYİ parti’deki çalkantı ve istifalar seçmenin kafasını karıştırmayı sürdürüyor.
En önemlisi hangi parti adayının seçimi kazanması olmayıp, vatandaşın ve şehirlerin sorunlarını en iyi hangi aday çözüme kavuşturabilir olmalıdır.
Yorum Yazın