Türkiye’mizde hızını alamayan ya da gidişatına fren konulamayan, ancak halkın huzur ve güvenini sarsan gelişmeler yaşanıyor.
Aile içerisinde yaşanan olumlu veya olumsuz olaylardan, Ailenin çekirdeğini oluşturan; “Anne-Baba” sorumluluk taşıdığına inanıyorsak eğer, ülke genelindeki olumlu veya olumsuz olaylardan da, vatandaşın oyları ile ülkeyi yönetme görevini alanların sorumlu olduğu gerçeği ortaya çıkar.
Huzurlu, güvenli ve mutlu yaşantının nasıl olacağı ülkeyi yöneten ve sorumlulukları yerine getiren görevlilerle gerçekleşir.
Yani Bakan düzeyindeki insanların aklı, düşüncesi, araştırması ve eyleme dönüştürmesi halkın ve ülkenin günlük ve geleceğe dönük yaşantısını belirler.
Türkiye, Mayıs ayında seçim süreci yaşadı ve geride bıraktı. Seçmen tercihini yaptı ve mevcut iktidara ve Cumhurbaşkanı’na “devam” kararı verdi.
Mevcut iktidar “acemi” değildi, ülkeyi 21 yıldır yönetirken; eğrisi veya doğrusundan sorumluluk taşıyordu.
Son seçimde seçmen; “cesedi, öldürene sürüttürelim!” gibi bir mesaj verdi!
Seçimler öncesinde, Muhalefetin sözlerini bir kenara bırakırsak, mevcut iktidar partisi ve yanındaki diğer siyasi partileri şimdi vatandaşımız arıyor ama sorgulamaktan da kaçınıyor!
Yerelde veya genelde olsun, hatta bir STK’da olsun; yönetimde başarısızlığını bir kişinin görmesi ve çekilmesi insanlık adına onurluluk olayını gösterir.
Israrla, biriken sorunların çözüleceğine vatandaşları inandırmak ve iktidarda kalmak adına, aygılarla insanlar arasında bir takım ayrıştırmalar yapmak doğru bir davranış olmasa gerek!
Mayıs ayındaki seçimlerde 600 Milletvekili TBMM’ne seçildi, 559’u yemin ederek görevlerine başladı. Hatay Milletvekili Can Atalay ise hala cezaevinde bulunan bir Milletvekili olarak tarihin sayfalarında yerini aldı.
Seçmenin TBMM’ne gönderdiği Milletvekilleri, “maaşlarına zam yapılması” gündeme geldiğinde, “Oy birliği” ile karar alırlar! Ancak; İşçinin, emeklinin, dul ve yetimin, çiftçilerin sorunları ile iyileştirme konusunda yapılan teklifler Meclis’te oylandığında, sonuç “olumsuz” olmaktadır.
Siyasi görüşünüz veya son seçimde hangi partiye oy verirseniz veriniz, ama aklınızı kullanmanızı rica edeceğim bir sorum olacak!
Binlerce Üniversite mezunu gencimiz iş beklerken; Bazı Bürokratların 5-6 ayrı yerden maaş almaları, bu maaşlarının aylık toplamının, “Cumhurbaşkanı maaşını” bile geçtiğini bilmeniz konusunda araştırma yapmanızı rica ediyorum.
Son günlerde akaryakıta yapılan zamları biliyorsunuz. İktidarı dinlerseniz; “dış güçler!” yanıtını alıyoruz. 1970’li ve 80’li yıllarda “Dış güçler” yine vardı.
Halkın zorunlu tüketim ürünlerine bu kadar ZAM yapılmıyordu!
Ülkeyi 21 yıldır yöneten siyasi iktidarın, başarılı olup olmadığı konusunda yorumları sizlere bırakıyorum. Ancak, bizlerin yaşadıklarını sizlere aktarmak görev anlaşım kapsamında olduğu için bilgi veriyorum.
Bu yılın Temmuz ayında 375 Tl olan 12 kg’lık ev tüpünün bugünkü fiyatı 550 Tl oldu. Ev İnternetleri TTNET’te 77.24 Tl olan faturalar, bugün 177.94 Tl’ye yükseltildi. Bir litre zeytinyağı Mayıs ayında 80 Tl iken, Eylül ayında 150 Tl. oldu.
30 Mayıs 2023’te Ankara’da Benzinin fiyatı; 21.60 Tl. idi. 13 Eylül 2023 günü sabahı ise; 37,36 Tl oldu. Motorinin fiyatı; 19.75 Tt.. iken bugün; 40.52 Tl oldu. Ankara’da LPG litre fiyatı ise; 17,59 Tl oldu.
Benzin fiyatı da zamdan nasibini alırken, bu gidişin nerede mola verip veremeyeceği merakla bekleniyor.
Yorum Yazın