İnsanların okumaması, eğitim ve kültür çalışmalarından uzak kalmalarını istemek veya bu konuda çalışma yapan kim olursa olsun, onların verdiği zararı her zaman yazmaktan kaçınmam!..
HEM bünyesinde yıllardır emek veren Usta Öğreticilerin, MEB'nın uygulaması ile ekmekleriyle oynandığını dile getirmek istiyorum.
İnsanların yaşadıkları yerlerde, kendilerini yönetenlerden; Hak, Hukuk, Adalet, İş, Huzur, Güven ve sosyal yaşantıları için hizmetler beklemesi Anayasal hakları olsa gerek!
HEM bünyesinde açılan kurslarda, iktidar yanlısı STK'lar ile HEM İl Müdürlerinin bir takım kendilerine göre “Kurslara göz yummaları veya denetlememiş olmaları” nedeniyle yıllardır adaletsiz şekilde bir takım “kurslardan gelir elde edenler(!)” olduğu yönündeki iddialarını Milli Eğitim Bakanlığı, yeni mi görüyor!?
Hakkı ile eğitim-öğretim veren, kursiyerlerinin gelmesinde sıkıntı olmayan, HEM yıl sonu sergilerinde yaptıklarını davetlilere sunanlar, kendi ceplerinden masraf ederek bunları gerçekleştirirken, eserlerinin de HEM'e kaldığı süreçler yaşanıyordu.
Sadece haklarını aramak ve MEB'nın uyguladığı “kota” uygulamasına yönelik basın açıklaması yapmak üzere Ankara'da buluşma yönündeki çalışmalar “Engellemelerle” karşılanır oldu.
Usta Öğreticilerin haklarını savunmak üzere oluşan “Federasyon” kendi üyelerini geri çekerek, Ankara'ya gidilmemesi yönünde çalışmalara başladı.
Osmaniye'de 1.500 usta öğretici kendi arasında oluşturduğu iletişim grubu ile yolculuk için araç kiralama ve giderleri için kendi arasında para toplamaya başlarken, aynı meslekte ve aynı işi yapan bazı usta öğreticiler ise “Ankara yolculuğuna gidilmemesi” yönünde çalışma başlattı!
Bu olay sadece Osmaniye'de olmayıp, Türkiye'nin 81 ilinde yaşanıyordu. Bazı illerde Belediyeler Ankara'daki Basın açıklaması için otobüs tahsis ederken, usta öğreticilerin gitmeme olayları yaşanıyor!
Osmaniye'de ise 1.500 kişi arasında 50 dolayında usta öğretici kendilerini ortaya çıkarıyordu. Kendi aralarında topladıkları paralarla araç tutup Ankara'ya gidecek yürekleri, engellemeye çalışanların ne yapmaya çalıştığını merak ediyorum!?
Örnek vermek gerekirse; Bazı il veya ilçelerde Belediye Başkanları veya siyasi parti yöneticileri ile duyarlı esnafın bu program için araç ayarlamaya çalıştıkları veya destek verdiklerini öğreniyorum.
Osmaniye’de ise Ankara’daki basın açıklamasına gidebilmek için araç tahsisi konusunda ilgisizlikler görüyorum.
Haklarını aramak için Ankara’da yapılacak olan “Basın açıklaması”na gidecek olanlara engel olmaya çalışan, Osmaniye'deki bazı kişilerin ise neyi amaçladıklarını merak ediyorum!..
Kim veya kimler nasıl engelleme yapmaya kalkışırsa kalkışsın, başarı halinde kendileri de bu uygulamadan yararlandıklarında, ”Utanmayacaklar mı!?” diye sormak isterim!?
Bir halk deyimi vardır; “Bana değmeyen yılan Bin yaşasın!”
Öyle olmayacak ve öyle olmadığını günün birinde anlayacaksanız, bugünden karşı olmamalısınız!
Osmaniye'den haklarını aramak için Ankara'ya buluşmak üzere gitmek için ortak akıl ve hesaplarıyla para toplayan ve destek verenler unutulmayacak.
Mevcut iktidar elbette, yönetimlerinin eleştirilmesini istemeyebilir! Ancak, bazı tepkiler mevcut iktidarın gidişatındaki hataları anlamasına ve doğru yolun seçilmesine vesile olacaktır.
Bunu da eleştiriye açık olan yöneticiler anlayabilir.
Ancak; Osmaniye'de 1.500 usta öğretici arasında cesaret gösteren yaklaşık 40-50 kişinin yolculuğunda başarılar diliyorum.
16 Kasım 2024 Salı günü, Ankara Anıt Park'ta saat:13.30'da sorunlarını dile getirecek basın açıklaması, iktidarı uyarı niteliğinde olacaktır!...
Yorum Yazın