Tercih edip çalıştığım mesleğimi yerine getirebilmek için on yıllarca uğraş verdim.
Benim üslendiğim görevi yerine tam anlamı ile yerine getirip getiremediğimi elbette vatandaşlar sorgulayacaktır.
Beni sorgularken, aynı kişilerin kamu veya özel kurumlarda görev yapanların da hizmet kalitelerini sorgulamalarını beklemek hakkım olsa gerek!
Vatandaşımızın belleğine yerleşen; “Basın hürdür, sansür edilemez!” tümcesinin günümüzde önemini yitirdiğini bilmeyenlere anımsatmak isterim.
Mesleğimiz gereği görevimizi yerine getirirken, karşımıza çıkarılan yeri yasal uygulamalar, en önemlisi de “Yayın yasakları” ile ilgili bazı vatandaşların bilgileri olmayabilir.
Meslektaşlarımın her geçen yıl da daha ince eleyip sıkı dokuyarak haber yazmaları gerektiği süreçten geçiyoruz. Okuyucumuz elbette bizlerden “daha özgür haberler” bekleyecektir.
İnandığı görüş ve dinsel inançlarının kurallarına göre yaşayanları sever, saygı duyarım. Başkalarına karşı “dayatma, baskı, öteleme” yapmadığı sürece her inanç ve görüşteki kişi ile anlaştığımı yaşantımda ortaya koyan bireyim.
Bunları neden anlattığımı merak edenler olduğu gibi, anlatmak istediklerimi anlayanların da olduğunu şu anda sezinliyorum.
Yaşadığımız kentin o kadar önemli ve çözümlenmesi gereken sorunları var ki; bunları dile getiren meslektaşlarımız sayıları çok ama çok az olsa bile, bu sorunların yazılmasından rahatsız olan siyasilerle karşılaşıyorum.
Günümüzde insanlar, inançları uğruna yıllardır yaşamaya çalıştıkları “dinlerini” bile değiştirirken, bazı insanların on yıllardır siyasi partilerine karşı tepkisiz kaldıklarını ve “biat etmekte ısrarlı” olduklarını görmekteyim.
Bu sözlerimde ne anlatmak istediğimi bile anlayamayacak zatların beni arayarak tepkilerini alacağımın farkındayım.
Çünkü, okuduklarını anlamayan, başkalarının okuduklarına göre hareket eden, kendilerinin yerine başkalarının düşünmesinin yeterli olduğunu sananlar; Ne mi yapmalı!? Ne yapılıp yapılmayacağı konusunda başkalarına akıl verecek değilim!
Ancak, 31 Mart yerel seçimlerinde aday olacaklara memleketim adına önerilerde bulunabilirim. Çünkü ben seçmen, onlar da seçilecek oldukları için beklentilerimi dile getirmek en doğal hakkım olsa gerek.
Şimdi seçim zamanı, seçmenin de beklentileri olacak. Onlar bizlerden oy beklerken, bizlerin de onlardan hizmet bekleyeceğiz.
iktidarı destekleyen siyasi partinin Belediye Başkanı tarafından Osmaniye ili üç dönemdir yönetiliyor.
15 yılda Osmaniye nereden nereye geldi, hangi önemli hizmetler çözüme kavuştu?
Depremin üzerinden bir yıl geçtiği halde vatandaş. Belediye hizmetlerinden ne derecede yararlandı?
Hizmetler yeterli oldu mu, olmadı mı!? Tüm bunların karşılığını 31 Mart yerel seçimlerinde göreceğiz….
Yorum Yazın