DOLAR32.34
EURO34.879
ALTIN2393.5
BIST10276.
Mustafa Bardak

Mustafa Bardak

Mail: [email protected]

Yüzüne yüzünü sürebilirse!..

Canlıların yüz yüze gelebilmeleri sırasında, bakışlarının neleri anlatmak istediği de anlaşılabilir.

Sevgi, nefret, şiddet, öfke ve hoşgörüler bakışlarla ortaya çıkar. Canlılar karşılarındaki bakışlara göre tepkilerini olumlu veya olumsuz şekilde verirler.

Anlayabilenler için bir halk hikmetini sizlerle paylaşacağım. Olayları biraz değiştirerek kaleme aldığımı da burada vurgulamak istiyorum.

Yeşilliklerin güzelliğindeki bir arazide Deve ile Aslan karşılaştıklarında bakışmalar sonunda arkadaş olmuşlar.

Aslan Deve’nin boyuna bakarken gökyüzündeki bulutların maviliğine hayran olmuş. Yeryüzünü yüksekten izlemek aklına gelince de Deve’ye sırtına çıkma teklifinde bulunmuş.

Bunu söylerken, sonrasında da Deve’nin kendi sırtına çıkmasını önermiş.

Deve bu teklifi kabul etmiş ve Aslan Deve’nin üzerine çıkmış, arazide yürümeye başlamışlar. Yemyeşil arazideki diğer canlılar Aslanın gözünde küçücük görünüyormuş.

Bu arada Deve’nin yüksekliğindeki yerden aşağıdaki canlılara bakarken yelelerini sallıyor, aşağıdakilere de tepeden bakmanın kendine göre zevkini yaşıyormuş.

Belli bir noktaya geldikten sonra Aslan, Deve’nin üzerinden yere inmiş. Sıra Deve’ye gelmiş.

Aslan, Deve’nin bacakları arasına girerken nasıl taşıyabileceğini hiç hesap etmemiş olacak ki, üzerindeki Deve’yi bir türlü kaldırıp taşımaya çalışamamış.

Deve, Aslan’ın sırtına vücudunu yerleştirip, ayaklarını da yerden kesmeye çalıştığı sırada; Aslan toprağın üzerine yüzü koyun yatarak ağzından, burnundan solumaya başlamış.

Deve ise Aslan’ın hareket edip yürümesini ve kendisinin götürdüğü yere kadar taşıması için bacakları ile karnına vurmaya çalışıyormuş.

Aslan bitkin halde, konuşacak halde bile değil ki ayağa kalkıp ta yürüyebilsin! Deve ısrarlı; “Hadi Aslan kardeş! Ben seni istediğin yere kadar taşıdım, şimdi sıra sende, sende ayağa kalkıver beni taşı!”diye konuşmuş.

Aslan’da ses yok. Deve bu kez yüzünü aslanın yüzüne dokundurarak; “Hani Aslan kardeşim! Mızıkçılık yapma da benim seni taşıdığım gibi sen de beni taşı da ödeşelim!”diye söylemiş.

Aslan son nefesi ile kükremeye çalışarak; “Ah bir boynumu çevirip te yüzüne bakabilsem, senin o ağzından çıkan dudaklarını nasıl parçalayacağımı düşünüyorum.

Sağıma- soluma bir dönebilsem ben sana yapacağı biliyorum ama, üzerime öylesine abandın ki, bende senin yüzüne bakacak derman kalmadı.

Nasıl olsa kendime gelir, senin bu yaptığını senin yanına bırakırsam, bana da dağların kralı aslan demesinler Deveoğlu deve!...”demiş.

Deve ise gayet mutlu şekilde Aslanın yelelerinin üzerinde yumuşacık yastıkta yatarcasına keyfini çıkarıyormuş.

Deve’nin aslanın üzerinden ne zaman kalktığını gören olup olmadığını bilemiyoruz. Aslan’ın da Deve’nin altından kalkıp kalkmadığını, kalktı ise nasıl yüz yüze geldikleri konusunda henüz bir bilgiye ulaşılamamış.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar