DOLAR32.34
EURO34.879
ALTIN2393.5
BIST10276.
Mustafa Bardak

Mustafa Bardak

Mail: [email protected]

Yanan ve kesilen ağaçlar

Yaz mevsiminin sıcaklarının başlaması ile birlikte orman yangınlarında da artışlar yaşandığına her yıl tanık olmaktayız.

Dünyanın dört yanındaki değişik ülkelerde orman yangınlarını tv ekranlarından izlerken ciğerlerimizin de yandığını hissediyoruz.

Ülkemizdeki orman yangınlarında binlerce hektarlık ormanlık alanlarımız yanarken, yeni fidanların yetişebilmesi için on yıllarca süre gerektiği uzmanlar tarafından vurgulanıyor.

Yetkililer her yaz mevsiminde vatandaşlarımızı uyarıyor, özellikle piknik alanlarında ateş yakılması, yanan ateşin söndürüldüğünden emin olunması, sigara izmaritlerinin yanar halde atılmaması, cam şişelerin  ormanlık alanlara bırakılmaması gibi uyarıları yıllardır duyuyoruz.

Yetkililer ve uzmanların bildikleri ve vatandaşlara anlatmaya çalıştıkları uyarıları gözardı edenlerin sayesinde ormanlarımız alevlere teslim oluyor.

Ülkemizdeki orman yangınlarının yüzde 90’ının insan kaynaklı olduğunu öğrendiğimizde, bile bile ciğerlerimizi, oksijen kaynaklarımızı yokettiğimiz ortaya çıkıyor.

Bir zamanlar, orman yangınlarını “BTÖ” mensuplarının çıkardıkları yetkililer tarafından söylenirdi.

Orman yangınlarını, tarla açmak uğruna çıkaran vatandaşlarımızın da olduğuna tanık olduğumuzu aklımızdan çıkarmamak gerekiyor.

Bunun yanında aşırı sıcaklardan kurumuş ağaçların, ormanlık alandaki cam şişelerin mercek görevi görmesi sonucu da oluştuğu belirtiliyor.

Hangi amaçla çıkarsa çıksın, ormanlık alanlarda yangın çıkması veya çıkarılması kabul edilemez gerçeğini unutmamak gerekiyor.

Ormanlarımız sadece orman yangınları ile azalmıyor. Bir de bazı şirketlerin, firmaların ormanlık alanda maden arama, taş ocağı açma gibi çalışmaları ile yokedilmeye çalışılması bizleri üzüyor.

Bazı bölgelerdeki köylerimizde vatandaşlar, yüzlerce yıllık zeytin ağaçları ile çamlık alanın kesilmemesi için eylemlerde bulunduklarına tanık oluyoruz.

Taş ocağı veya maden arama uğruna ormanlardaki ağaçların kesilmesi ile doğanın dengesinin değiştiği, iklimlerin karıştığı olaylarını yine uzmanlar dile getiriyor.

Ülkemizde o kadar çorak ve kullanılmayan ağaçsız araziler bulunurken, ormanlık alanların maden ocakları için seçilmesi ve ağaçların kesilmesi olayına ülkeyi yönetenlerin çözüm bulmaları gerekiyor.

Köy sakinleri yüzlerce yıllık ağaçlarının kesilmemesini isterken, karşılarına Jandarma’nın çıkarılması olayı ile karşı karşıya getirilmesi de üzücü bir olay olsa gerek.

Taşocağı veya maden arama sahası açmak için ağaçların kolluk kuvvetleri gözetiminde kesilmesini de “orman yangınları” kadar geleceğimiz açısından tehlikeli görüyorum.

Birkaç firma sahibi sermayesini artırmak için ormanlarımızdaki ağaçları keserken, onbinlerce insanın yaşam kaynağı olan oksijen kaynaklarının yokedilmesine izin verilmemeli.

Ormanlarda yangın çıkaran kişiler, yakalandıkları zaman nasıl ceza veriliyorsa, ormanlık alanlardaki ağaçları kesen firma yetkilileri ne aynı yaptırımların uygulanmasını bekliyor vatandaşlar.

Hani; “Yaş kesen, baş keser”di!...

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar