Son günlerde Osmaniye’de yaşanan su zammı tartışması, şehrin gündemine bomba gibi düştü.
Sosyal medya platformlarında vatandaşlar, kendilerine gelen yüksek su faturalarını paylaşmaya başladı.
Bir anda geniş yankı uyandıran bu paylaşımlar, Osmaniye Belediyesi’ne yönelik tepkilerin çığ gibi büyümesine neden oldu.
Belediye, iki gün boyunca sessizliğini korurken, üçüncü gün Başkan bir açıklama yaptı ve “suya faiş zam yapılmadığını” iddia etti.
Ancak bu açıklama, şehrin su faturasına bakıp şaşkınlıkla başını iki yana sallayan binlerce vatandaş için yeterince ikna edici olmadı.
Belediye Başkanı, her zamanki gibi yeni kurmuş olduğu Dezenformasyon ile Mücadele Birimi aracılığıyla basını suçladı.
Başkan’a göre, sosyal medyada yayılan haberler asılsızdı ve halkı yanlış bilgilendiren taraf basın mensuplarıydı.
Peki, gerçekten kim doğruyu söylüyor? Osmaniye halkının faturalarına yansıyan yüksek meblağlar mı, yoksa Belediye Başkanı’nın açıklamaları mı?
Bu sorunun yanıtı, zammın nasıl ve hangi şartlarda yapıldığını detaylıca incelememizi gerektiriyor.
Başkan’ın iddiası, suya zam yapılmadığı yönünde. Fakat Osmaniye Belediye Meclisi’nde 2025 yılı bütçesi kapsamında alınan kararlar ortada.
Belediye Meclisi’nin resmi kararlarına göre, su fiyatlarına kademeli bir artış getirilmiş durumda. Bu kademeli tarifeye göre:
0-15 metreküp arası suyun fiyatı 6 TL,
15-30 metreküp arası 8 TL,
30-45 metreküp arası 12 TL,
45 metreküp üzeri ise 14 TL olarak belirlenmiş.
Bunun yanı sıra, vatandaşların faturalarına sayaç bakım ücreti, atık su bedeli ve evsel katı atık bedeli de ekleniyor.
Bu “güncellemelerin” bir zam olup olmadığını anlamak için ekonomist olmaya gerek yok.
Zira bir önceki ay 50-100 TL arasında fatura ödeyen vatandaşların, Ocak ayında 400-500 TL arasında faturalarla karşılaşması her şeyi açıkça ortaya koyuyor.
Belediye Başkanı, sosyal medyada paylaşılan bu faturaların halkı yanıltmayı amaçladığını öne sürüyor.
Ancak sosyal medyada paylaşılan sayısız gerçek fatura, vatandaşların nasıl büyük bir ekonomik yük altında kaldığını gözler önüne seriyor.
Başkan’ın açıklamalarında yer alan şu ifade dikkat çekici: “Biz zam yapmadık, sadece güncelleme yaptık.” Peki, bu güncelleme neden vatandaşın bütçesine %600-700 oranında bir yük bindirdi?
Daha da önemlisi, Başkan “dezenformasyon” iddiasını ortaya atarken, Osmaniye Belediye Meclisi’nde alınan zam kararını nasıl açıklıyor?
CHP Osmaniye İl Başkanı Mutlu Yavuzer’in ifade ettiği gibi, bütçe paketi içerisinde yer alan zam teklifine CHP grubu tarafından şerh koyulmuş ve zam kararına karşı çıkılmıştı.
Bu durumda, zammın Belediye Meclisi’nde görüşüldüğü ve kabul edildiği gerçeği ortadayken, Başkan’ın “zam yok” açıklamasıyla kimleri yanıltmaya çalıştığı sorusu akıllara geliyor.
Belediye Başkanı’na burada sormamız gereken kritik bir soru var: Su zammı, Belediye Meclisi’ne bütçe paketi içerisinde sunuldu mu, sunulmadı mı?
Eğer sunulmadıysa, bu fahiş faturaların nedeni nedir? Eğer sunulduysa, kimler zamma “evet” dedi, kimler “hayır” diyerek şerh koydu?
Osmaniye halkı, kendilerine gelen faturaların şokunu yaşarken, bu soruların cevabını bekliyor.
Belediye’nin bu konuda daha şeffaf olması gerekirken, Dezenformasyon ile Mücadele Birimi aracılığıyla basını suçlaması, sorumluluktan kaçma çabası olarak görülüyor.
Oysa yerel yönetimlerin, şeffaflık ilkesi çerçevesinde vatandaşlara gerçekleri açıkça anlatma yükümlülüğü vardır.
Osmaniye halkı, ekonomik krizin ve hayat pahalılığının etkisiyle zaten zor günler geçiriyor.
Üstüne bir de temel ihtiyaç olan suyun fiyatında astronomik artışlarla karşılaşmak, halkın belini iyice bükmüş durumda.
Başkan’a çağrımız şudur: Vatandaşların temel ihtiyaçlarına yük bindiren bu kararı tekrar gözden geçirin ve halkın yanında olduğunuzu göstermek için bu zammı geri çekin.
Yerel yönetimlerin öncelikli görevi, halkın hayatını kolaylaştırmak olmalıdır.
Başkan, Osmaniyeli vatandaşların artan maliyetler karşısında yaşadığı zorlukları görmezden gelmek yerine, çözüm odaklı bir yaklaşım benimsemelidir.
Halkın bütçesini rahatlatacak projelere odaklanmak, yerel yönetimlere olan güveni artıracaktır.
CHP Osmaniye İl Başkanı Mutlu Yavuzer, zamma karşı çıkarak Belediye’ye destek teklifinde bulunmuştu.
“Astronomik zammı geri çekin, halk odaklı projeler üretin, biz de size bu konuda destek olalım” diyerek olumlu bir çağrıda bulunmuştu.
Halk ekmek fabrikası, kent lokantası ve sosyal market gibi projelerle ekonomik zorluklara çözüm üretmek mümkün.
Sonuç olarak, Osmaniye’de su zammı meselesi sadece bir ekonomik sorun değil, aynı zamanda yerel yönetimlerin halkla olan iletişimindeki kopukluğu da ortaya koyuyor.
Halk, faturalarına yansıyan artışı açıkça görürken, bu gerçeği inkâr etmek ve basını suçlamak çözüm değildir.
Şeffaf bir yönetim anlayışıyla, halkın sorunlarını çözmeye yönelik adımlar atılmalı ve bu tür krizlerden ders çıkarılmalıdır.
Osmaniyeliler hak ettikleri hizmeti bekliyor. Başkan’ın bu çağrılara kulak vermesi, halkın güvenini kazanması için bir fırsat olacaktır.
Yorum Yazın