DOLAR34.0692
EURO37.7489
ALTIN2730.4
BIST9833.2
Mustafa Bardak

Mustafa Bardak

Mail: [email protected]

Kurban parasını alanlar!

İktidarın emekliler için “Ramazan ve Kurban Bayramlarında” emekliler için vermeye başladığı “Bayram ikramiyesi” hesaplardan çekilmeye başlandı.

Emekliler kendi aralarında konuşuyorlar, “Kurbanlık paranı aldın mı!?”diye. karşısındaki emekli önce çakmıyor, biraz düşününce de Bayram ikramiyesinden söz edildiğini anlıyor.

Bir emekli arkadaşı ile sohbet ediyordu. –Ne yaptın kurbanlık paranı hesabından çektin mi!?

Karşısındaki arkadaşı yanıtlıyor:- Çekmez olur muyum arkadaşım! 3 bin lira yatırmış Hükümetim bana, kurbanlık almam için.

Parayı alır almaz kurban pazarına gittim,  en besili kuzunun boynundan tutup bunu alacağım dedim.

Satıcı ile el sıkışıp pazarlık yaptık, 18 bin lira demesin mi!? Cebimde 3 bin lira var, üzerine 15 bin lira daha eklemek zorunda kaldım.

Kurban pazarında benim gibi emekli aramaya başladım, gözüm o kuzuda kalmıştı. Bir-iki derken yanıma 5 arkadaş daha bulup bir kenarda oturup konuşmaya başladık. 6 emekli 18  bin liralık kuzuyu ortak alıp pay edecektik, öyle de yaptık.

Besiciye 18 bin lirayı ödeyip kuzuyu getiriyoruz ama kimin evine götürüleceğinin tartışması başladı.

Bizim emekli arkadaşlar eşlerine ne söyleyeceğinin kaygısına düştüler. Aklıma cin fikir geldi, tartışmayın arkadaşlar çözeriz! Dedim.

Arkadaşlar benim çözüm önerilerimi merak ettiler. Dana’ya girdik dersiniz, etini kasap kesecek pay edip biz de alıp evimize getireceğiz deriz diye konuştum.

Emekli 5 arkadaşım önerimi makul buldular, ama bu kuzunun 6 parçaya bölünmesi ile kişi başına kaç kilo et düşebileceğini besiciye sormak üzere geri döndük.

Besicinin yanına kurbanlık yanımızda geldik, satın aldığımız kuzu etinin kesildikten sonra kaç kilo olabileceği bilgisini istedik.

Besici sağ işaret parmağını şakağına götürerek başını havaya doğru dikerek bir süre düşündükten sonra; “Bu kuzudan tahmini olarak 15 kilo et çıkar. Bunun yanında bağırsak, deri, kelle, karın gibi diğer organları da cabası!..”diye konuştu.

Kuzunun 15 kilo çıkabilecek olan etini 6 kişi arasında paylaşacağımıza göre, kişi başına 3 kilo et bile düşmüyordu.

3 kilo eti eve götürdüğümüzde, “Dana ortaklığı” dememize kimseyi inandıramazdık!

Bir de bunun “ortaklık olayı var!” 6 kişi bir kuzuyu ortaklık kapsamında kurban kesebilir miydi!? 3 bin liraya  kasaptan 5 kilo et varken, kurbanlık kesme ortaklığı ile 3 kilo bile eti eve götüremeyeceksem, “Kurban kesmekten vaz geçtiğimi” söyledim.

5 arkadaşım da bana hak verdi ama, bu kez de kurban satıcısı 18 bin liraya satın aldığımız kurbanlığı geri almadı!

Kurbanlık kuzu 6 emeklinin elinde kaldı, kimin evine götürülecek ve nerede kesilecek, nasıl pay edilecek kesileceği anı bekliyorum!?

Sonrası mı, 6 aile arasında eve gelen etlerin kilosu sonunda çıkacak tartışmaları tahmin bile edemiyorum!..”

Bu konuşmaları dinledikten sonra, çevremdeki diğer insanlara baktım. İnsanların yüzlerinde gülümseme ve samimiyet kaybolup gitmişti.

Selamlaşmanın yerini, insanların birbirlerine bakışlarındaki garip hareketleri okuyordum!

Bir köşede oturup, yarım ekmek arası dürüm yemekte olan bir insana sordum: -Kurbanlık mı almaya geldin!?” diye.

-“Kurban olduğum vatanım için bir kolumu sakatladım, bir oğlumu şehit verdim, çalışıp çabalayıp SSK’dan emekli oldum, aldığımla geçinmeye çalışırken sen de bana küfür edercesine ‘Kurbanlık almaya mı geldin!?’diye soruyorsun?” dediğinde başımdan aşağıya sıcak sular döküldü…
 

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar