DOLAR32.34
EURO34.879
ALTIN2393.5
BIST10276.
Mustafa Bardak

Mustafa Bardak

Mail: [email protected]

Depremden Etkilenen Çocuklar

Böylesi bir başlık olur mu diye bana okurlarımın tepki gösterebileceğini  sezinleyebiliyorum.

Ama, bu sözleri kullananların dilinden çıkan tümceyi sizlerle paylaşmak istedim.

Kolay değildir, yaşanılan gerçekleri  dile getirmek ve gerçekleri anlatırken birilerinin de karşı çıkmayacağını düşünmek.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen yıkıcı depremlerden etkilenen 10 ilimiz ve beraberinde bir ilimiz daha eklenerek 11 İl olarak, buradaki vatandaşlarımızın yeniden sağlıklı sosyal yaşama dönebilmeleri için verilen uğraşılar devam ediyor.

Bazıları için; “beklenilmedik, büyük veya asrın felaketi” gibi sözler kullanılsa da, beklenilmesi veya tahmin edilmesi için bilimsel verilerin değerlendirilmesine önem verilerek duyarlılık gösterilmesinden yanayım.

Deprem bölgemizdeki bir ilimizde, kamuda üst düzeydeki bir görevli kendilerini ziyaret eden gruptakilerle konuşurken; “Asrın felaketini yaşadık. Depremin ardından Sayın Bakanımız beni aradı, ayağımla pijamamla evden çıkıp görevimin başına döndüm.

Vatandaşlarımızın sağlığı için gereken önlemleri acilen almaya başladık. Bunlar neyse; Depremde hayatını kaybeden çocuklar için; ‘deprem kahramanı çocuklar’ sözlerinin kullanılmasını istiyorum.

Hiç kimse; ‘depremzede değil, deprem kahramanlarıdır bence!’ bu ülkenin gelişmesi ve kalkınmasını engellemek isteyen yapancı güçler, 6 şubat depreminde devletimizin halkımıza yapmış olduğu hizmetleri görmezden gelerek, tüm dünyaya karalama kampanyası başlatmıştır.”sözlerindeki anlamların ne kadar doğru veya algılı sözler olabileceğini yorumlarınıza bırakmak istiyorum.

Biri çıkıp konuşuyor; “Doğanın dengesi ile bu kadar oynarsanız, olacağı buydu! Bir de son zamanlarda Allah inançlarınız azaldı. Ne olacak, böylesi felaketler başımıza musallat olacak!”

Doğanın dengesinin bozulması denildiğinde aklıma ilk gelenler; Kaz dağında ve diğer dağlık alanlarda siyanürle altın arama yapan firmalar aklıma geliyor.

Dağların tepelerinin kazınarak, siyanür havuzları yapılan görüntüleri gördüğümde, aklıma; “saçları dökülmüş ve kel kalmış” arkadaşlarım geliyor.

Ormanlardaki ağaçları keserek toprağın içine de siyanür havuzları yaptırılmasına izin vererek altın aramasına izin verdiğiniz “Firma-Şirket”lerin, doğanın dengesini ne şekilde bozabileceğini de düşünmek zorundayız.

Birden çok dilde konuşabilirsiniz ama, en çok kullandığınız bir “Dili” seversiniz. Birden fazla evlilik yapabilirsiniz ama, içlerinden Biri sizin için özeldir. Tanrıya inanmasanız bile; aklınızda mutlaka tanrılaştığınız bir ‘değer’ vardır.

Her sevgi yürekte büyütülen  bir Tanrı, her Tanrı bir sevginin yaratıcı ve tapınağıdır.

Tanımlanması yapılmayan ve “Tanrılaştırılan Tanrılardan” elde ettiği bilgileri kendi dünyalık çıkarları için kullanan insanların, “inanışlarından” uzak kalmaya çalışıyorum.

Her bireyin inanç ve görüşüne saygı duyarken, onların da bana aynı duygu ile yaklaşması halinde; Dünya barışında önemli adımların atılacağına inanıyorum.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar