DOLAR32.34
EURO34.879
ALTIN2393.5
BIST10276.
Mustafa Bardak

Mustafa Bardak

Mail: [email protected]

Acılara tutunarak yaşamak

Bugünün tarihteki izini unutabilmek olası değil! 17 Ağustos 1999 sabahı, saatler 03.02’yi gösterirken; Kocaeli/Gölcük merkezli 7,8 büyüklüğünde Marmara depremini yaşadık.

Deprem veya diğer doğal afetleri yaşamanın verdiği sıkıntı ve acıları, ancak olay yerinde olanlar en iyi anlayanlardır.

Marmara depremi bölgenin dışında Ankara’dan, İzmir’e kadar geniş bir alanda hissedilmişti.

Resmi kayıtlara göre 17 bin 480 can kaybı, 23 bin 781 yaralanma, 505 kişinin sakat kalması, 285.211 ev, 42.902 işyerinin hasar gördüğü kayıtlara geçmişti.

Yaklaşık 16. Milyon insanın depremden etkilendiği belirtilirken, sosyal ve ekonomik alanda ülke genelinde büyük sıkıntılara neden olmuştu.

Dünyanın dört bir yanında  Marmara depremi konuşulurken, Türkiye’nin her bölgesinden insanlar ellerindeki olanakları seferber etmeye başlamışlardı.

17 Ağustos Marmara depreminin 3. Gününde, gazeteci olarak  önce Bursa’ya ardından depremden zarar gören ilçelerini gördükten sonra Gölcük’e geçtim.

Gölcük ilçesine geldiğimde gördüğüm manzara karşısında, ne yapacağımı şaşırmıştım. İş makinaları yıkılan binaların enkazını kaldırmaya çalışıyor, insanlar evlerinden eşyalarını çıkarmaya çalışıyordu.

Deprem sonrasındaki çalışmalar sırasında görevlilerin işbirliği içerisindeki hareketleri, depremzedelere davranışlarındaki olaylar vatandaşlara “moral” niteliğinde olduğu şeklindeydi.

17 Ağustos Gölcük depreminin ardından yaşananlara gözatalım. Deprem sonra ilk 6 ayın sonunda, ölü sayısının en fazla  olduğu Kocaeli ilinde  hiçbir tutuklu sanık olmadı.

Sakarya'da 5'i kooperatif yöneticisi, biri mimar, biri mühendis 7 sanık tutuklanırken, Yalova’da 76 ceza davası açıldı, ancak Veli Göçer dışındaki tüm sanıklar serbest bırakıldılar.

Depremden sonra yapım hatalarından çöken binaların müteahhitlerine yaklaşık 2.100 dava açılırken, bu davalardan 1.800’ü “Rahşan affı” olarak bilinen; “şartlı salıverme ve erteme yasası” ile cezasız sonuçlanmıştır.

Geriye kalan 300 davanın 110 kadarına ceza verilmiş, birçoğu ertelenmiştir. Bunun dışında kalan davalar ise 16 Şubat 2007 tarihinde yedi buçuk yıl geçtikten sonra zaman aşımına uğrayarak dava düşmüştür.

2007 yılında  davanın; “Zaman aşımı” olayına dikkatinizi çekmek isterim!

Marmara depremi sırasında, talep edilen prefabrik sayısı: 43.264 adet. Dağıtılan prefabrik sayısı:40.786 adet. Prefabriklerde yaşayan insan sayısı: 147.120 kişi olarak kayıtlarda yer alıyor.

Marmara depremi sonrasından toplamda 52 ülke Türkiye’ye yardımda bulunmuştur. Dönemin Sağlık Bakanı Osman Durmuş’un o günlerdeki sözlerinde; “Yunanistan ve Ermenistan’ın yardımlarını” kabul etmediğini belirtmesi, yoğun tepki çekerek, Bakan Durmuş’un istifa etmesi tepkileri yaşanmıştır.

Marmara depremi sonrası sanatçılarımız da, yeni şarkılarını yorumlayarak katkılarını gösterdiler. İşte o sanatçı veya gruplar ile şarkılarının isimleri:

Cragatasta; “Basmadan Geç Üstümden”, Erkan Ocaklı; “Deprem”, İsmail Türüt; “Can pazarı”, Grup Yorum; “Sesimi duyan var mı?”, Kayahan; “17 Ağustos depremi”, Ali Atay; “Kocaelisin sen bizim canımız!”, Zara; “Sele gittin (Ağıt) ve Yavuz Bingöl; “Orada kimse var mı?”

Bugün 17 Ağustos, 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş merkezli depremler ile ülkemizdeki olumsuz olaylarda hayatlarını kaybedenleri rahmetle anıyor, DERS çıkarabilmek için; “Ne Bekleniyor!?” diye soruyorum!.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar