Osmaniye Tabip Odası Başkanı Dr. Şemsi Soner Özdemir, sağlık çalışanlarının sorunlarının, adaletsiz gelir dağılımı nedeniyle her geçen gün arttığını belirterek, çözüm beklediklerini söyledi.
Osmaniye Tabip Odası Başkanı Dr. Şemsi Soner Özdemir, sağlık çalışanlarının sorunlarının, adaletsiz gelir dağılımı nedeniyle her geçen gün arttığını belirterek, çözüm beklediklerini söyledi.
Meslektaşlarının içinde bulunduğu sıkıntılar, çalışma koşulları ile birlikte ekonomik anlamda, yapılan adaletsiz gelir dağılımına da değinen Özdemir, sorunlarını gündeme getirmek amacı ile basın açıklaması yaptı.
Osmaniye Tabip Odası Başkanı Dr. Şemsi Soner Özdemir açılmasında; “Başta çalışma şartlarımızın ağırlığı, giderek artan bir şekilde sözlü ve fiziksel şiddete maruz kalmamız, mesleğimizin ve meslektaşlarımızın itibarının kasıtlı ve de bilinçsizce uygulamalarla zedelenmesi, yapılan yerli yersiz şikayetlerle ve açılan davalarla yıpratılmamız eğitim ve meslek hayatınız boyunca verdiğimiz emeklerle sahip olduğumuz niteliklerle ve üstlendiğimiz sorumluluklarla orantısız şekilde özlük haklarımızın kötü olması, meslektaşlarımız arasında adaletsiz gelir dağılımı gibi sorunlar dağ gibi birikmiştir, öğrencisinden emeklisine kamuda çalışanından özel sağlık hizmeti verenine hiçbir meslektaşlarımız bu durumdan memnun değildir Osmaniye tabip odası olarak meslektaşlarımızın tepkilerini hak veriyor onların sesi olmakta ve haklarını savunmakta asla çekimser kalmayacağınızı ilan ediyoruz.”dedi.
ÇALIŞMA KOŞULLARI VE GEÇİNEBİLME HAKLARIMIZ
Osmaniye Tabip Odası Başkanı Özdemir, çalışma koşulları ile geçinebilme hakları üzerine yaşamsal ve ekonomik haklarını da dile getirerek; “Ne istiyoruz insanca yaşayabileceğimiz insanca geçirebileceğimiz emekliliğe yansıyan temel ücret 7200 ek gösterge ve pandemîde çalışılan her 1 yıl için 120 gün yıpranma payı istiyoruz.
Performans sisteminin kaldırılmasını döner sermaye uygulamasına son verilmesini sabit maaşımızın bunlara muhtaç etmeyecek emekliliğe yansıyacak şekilde düzenlenmesini istiyoruz
Çalışma koşullarının iyileştirilmesini ve insanca ya çalışma süreleri güvenli sağlıklı çalışma ortamları covid-19 başta olmak üzere meslek kaynaklı hastalıklara karşı bütüncül bir meslek hastalıkları yasası sağlıkta şiddete karşı etkin ve etkili yasa istiyoruz.
Mevcut 5 dakikada bir muayene dayatmasına son verilmesini randevuların hastalarımıza en az 20 dakika bir ayırabileceğimiz şeklide düzenlenmesini istiyoruz
Toplumun geniş kesimlerinin sağlık hizmeti ihtiyacı da hekimlerin özlük haklan da ancak kamusal sağlık politikaları ile teminat altına alınabilir iş güvencemiz gelir güvencemiz mesleki bağımsızlığımız için kamusa! sağlık sistemi istiyoruz.
Sağlık piyasanın vahşi koşullarını terk edilemez şehir hastanelerinin kamulaştırılmasına özel hastaneleri değil kamu hastanelerini bütçe ayrılmasına özel hastanelerde aşırı çalıştırılmaya ve ciro baskısına son verilmesini istiyoruz.
Tüm asistanların emeklerinin karşılığını aldığı çekirdek eğitim müfredatına uygun asistan hekimlerin tüm süreçlerde söz sahibi olduğu nitelikli uzmanlık eğitimi almasını ve eğitim dışı işlerde çalıştırılmamasını istiyoruz.
Aile hekimliği ceza yönetmeliğinin geri çekilmesine topluma dayalı ve bölge nüfus tabanlı kamuya ait binalarda kamu çalışanlarından oluşan eksiksiz bir ekiple koruyucu sağlık hizmetlerinin yürütülmesini sağlayacak 1. Basamak sağlık örgütlenmesini istiyoruz.
Bu grev koruyucu sağlık hizmetlerini savunmak içindir emekliliğe yansıyacak yaşanabilir temel ücret talebimiz içindir şiddete karşı etkili yasa güvenliği İşyeri sağlıklı çalışma ortamları talebimiz içindir covid 19 başta olmak üzere meslek kaynaklı hastalıklara karşı bütüncül bir meslek hastalıkları yasası çıkarılması her 120 gün yıpranma payı İçindir ek göstergenin 3600'den 7200’e kadar kademeli olarak yükseltilmesi emeğimize geleceğimize halkın sağlık hakkına sahip çıktığımızı gösteren bir uyarıdır artık toplumun sağlık çalışanların çığlığına kulak vermelidir taleplerimiz kabul edilmediği sağlık çalışanlarının çalışma ve yaşam koşullarını düzeltecek bir düzenleme hızla meclise getirilmediği takdirde eylemlerimiz devam edecektir. Şu bilinmelidir ki söyleyecek sözümüz değiştirecek gücümüz var Kısacası emek bizim ise sözde bizimdir.” Görüşlerine yer verdi.
Yorum Yazın