CHP’li Kaya TBMM’den Seslendi: “Burası Susanların Değil, Halk İçin Sesini Çıkaranların Yeridir”

Cumhuriyet Halk Partisi Osmaniye Milletvekili ve CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde çocuk cinayetleri, kayıp çocuklar ve çocuk istismarlarına yönelik önemli açıklamalarda bulundu.

Narin Güran cinayeti başta olmak üzere son dönemde yaşanan olaylara dikkat çeken Kaya, yeni yasama döneminde bu sorunların çözümü için kararlı bir mücadele yürüteceklerini vurguladı.

Asu Kaya, TBMM’de düzenlenen basın toplantısında CHP Grup Başkanvekili Murat Emir ve diğer kadın milletvekilleri ile birlikte kamuoyuna seslendi.

Kaya, çocuk ve kadın cinayetlerine karşı alınması gereken önlemlere değinirken, özellikle Narin Güran cinayetinin yürek burkan detaylarına işaret etti. "Eril, baskıcı ve çıkarcı siyasetin verdiği cesaretle susanlar, bu Meclis'te yer bulmamalıdır," diyen Kaya, çocukların ve kadınların can güvenliğinin siyaset üstü bir mesele olduğunu ifade etti.

Kaya, sekiz yaşındaki Narin Güran’ın kaybıyla sonuçlanan korkunç cinayet hakkında şunları söyledi: “Sekiz yaşındaki Narin’imizi planlanmış bir cinayet sonucunda kaybettik.

Bu vahşetin gelişini nasıl gördüğümüzü, biliyoruz. 'Bir kereden bir şey olmaz', 'küçüğün rızası var', 'bağırsaydı duyulurdu' diyenlerin, bu cinayetlerin mimarlarının karşısında susmayacağız.

Kayıp çocuklarımıza dair verileri gizleyenler, çocuk istismarını araştırmayı reddedenler utanmalıdır.”

Kaya, ayrıca Türkiye'deki çocuk hakları ihlallerine ilişkin verilerin yetersiz olduğunu vurgulayarak, “2016’dan bu yana kaybolan çocukların kayıtlarının tutulmadığını, kamuoyundan saklandığını biliyoruz.

2022’den bu yana en az 133 çocuk, ev içi şiddet sonucu hayatını kaybetti. 2024’ün ilk altı ayında 343 çocuk yaşamını yitirdi,” dedi.

Kaya, bu kayıpların sadece birer rakam olmadığını, her birinin bir can, bir gelecek olduğunu belirtti.

CHP’nin, çocuk hakları konusunda somut adımlar atmaya kararlı olduğunu vurgulayan Kaya bu kapsamda, TBMM’ye sundukları Çocuk Hakkı İzleme Komisyonu’nun kurulması için verilen kanun teklifini hatırlatarak, “Çocuklarımıza ilişkin sağlıklı veri toplanması ve çocuk hakları ihlallerinin önlenmesi için ısrarlı bir şekilde takipte olacağız,” dedi.

Kaya, bu süreçte kamuoyu baskısının önemine de dikkat çekerek, “Narin Güran ancak 19 gün sonra bulunabildi. Bu kadar geç bulunmasında, kamuoyu baskısı olmasaydı deliller yok olup gider miydi?” diye sordu.

Asu Kaya, konuşmasının devamında politikaların insan hayatı üzerindeki etkilerine dikkat çekerek, "Canın siyaseti olmaz. Çocuk cinayetleri de tıpkı kadın cinayetleri gibi politiktir.

Siyaset insanı korumak için yapılmalı, çıkarlar uğruna susulmamalıdır," dedi.

Kaya, “Eril, baskıcı ve çıkarcı siyasetin verdiği cesaret sizi susturabiliyor. 40 yıldır dostunuz olan ailelerin oyunu kaybetmek istemediğiniz için mi sustunuz?

40 yıllık dostluğa 8 yaşındaki bir çocuğu feda edenelerin bu Meclis'te işi yoktur.

Bu sözümüz Ensarioğlu'nadır, umarım bu sesi duyar. Burası susanların değil, halk için sesini çıkaranların yeridir. Canın siyaseti olmaz.

Biz kimseye bu saatten sonra vicdanıyla, merhametiyle siyaset yapmayı öğretecek hiç değiliz.

Sizlere ağır gelen o koltuklardan sizleri kaldırıncaya kadar, kayıp, öldürülen çocuklarımızın tek tek hesabını soruncaya kadar, çocuk istismarlarının önüne geçinceye kadar burada olacağız.

Küçücük çocuklarımızın sayenizde kabusu bitmiyor.

Çocuk cinayetlerinin de kadın cinayetleri gibi politik olduğunu biliyoruz.

İktidara geldiğimizde ilk işimiz İstanbul Sözleşmesini tekrar yürürlüğe sokmak ve 6284'ü eksiksiz uygulamak ve hatta yasal olarak daha da güçlendirmek olacaktır" diyerek konuşmasını tamamladı.